FARKLI KÜLTÜRLERDE ÖPÜŞMENİN KISA TARİHİ

 FARKLI KÜLTÜRLERDE ÖPÜŞMENİN KISA TARİHİ

Öpüşme, öpme, boyun eğme - ne derseniz deyin, herkes bunu yapıyor.

Ya onlar? Yani yapmayanlar.

Cevap sizi şaşırtabilir. Öpüşme evrensel bir davranış olarak kabul edilmez ve bugün bile, bunun için (öpüşmenin) yeri olmayan bazı kültürler vardır. Gerçekten de, yaklaşık 650 milyon insan - ya da dünyanın yaklaşık %10'u buna hiç katılmıyor. Yani yaşam tarzları ve kültürlerinde öpüşmek yok. Bu oran çok daha yüksekti fakat teknoloji etkisi ile insan topluluklarının bir kısmı için artık öpüşmek var.

Örneğin, Batı ile temas Kurana kadar, öpüşme Somaliler, Sikkim'in Lepcha halkı veya Bolivya'nın yerli Sirionó'su arasında uygulanmadı. Yoktu.

Yani, çoğu kültürde bazı form veya başka bir kucaklama şekli ile yaşamlarını meşgul ederken, birçok uygulama üzerinde farklı görüşlkucaklamatirler. Bu, bazılarının öpüşmenin sadece kültürel olduğundan şüphelenmesine neden oldu. Diğerleri cinsel seçime yardımcı olmak için biyolojik bir işleve hizmet ettiğine inanırken. Cevabın aralarında bir yerde olması daha olasıdır. Hepimiz öpüşmek için biyolojik zorunluluğu paylaşırken, tarzı ve ifadesi kültürümüz ve deneyimlerimiz tarafından şekibirndirlir.

Peki öpücük ilk nerede ortaya çıktı? Nasıl samimi veya cinsel bir eylem olarak ortaya çıktı?

Herkesin favori sosyal jestini bilmek için yani selamlaşma, samimiyet veya cinselliğin gereği olarak öpüşme rituelinin peşinde dünya koşarken bize katılın ve öpücük ile ilgili biraz bilgimiz olsun.

Italya ve Yunanistan: Öpücükle mühürlendi diye bir deyim kullanılabilir olsaydı işte buradan başladı derdik.

Eğer Greko-Roma Imparatorluğu modern romantik öpücüğü icat etmediyse, İtalyanlar ve Yunanlılar kesinlikle mükemmelleştirdi. Bu bir sürpriz olmamalıydı - Çünkü Romalılar alışkanlıkla öpüşüyorlardı. Aslında öpüşmek onların en büyük sosyal davranış miraslarından biridir.

Romalılar için, sosyallikten, politikadan hukuka kadar öpücükler bir çok amaç için kullanıldı. Yaygın cahillik çağında imzacılar (anlaşma yapanlar) sözleşmeye 'X' çizer ve yasal bağlayıcı olması için onu öperlerdi. Roma İmparatorluğu'ndan kalma bu davranış kalıntıların hala ortak kullanımda olduğunu fark edeceksiniz. Özellikle Kutsal veya kültürel değerleri olan obje veya nesneler saygı veya bağlılık aidiyeti duygusu ile öpülürler. İskender ordusu gibi Roma ordusu da bu davranış temelinde olan öpme pratiğini uzaklara ve halkların genelinde kullanım genişliğine yaydı; daha sonra dudakları kilitleyen Avrupalı kaşifler öpücüğü yeni kültürlere taşıyacaktı.

Fransa: Dillerle öpüşmek

Fransa'ya krep, antibiyotik, sanat, hoş tonlamalı Fransızca gibi bir çok özelliği için teşekkür edecek gerekçe varken, (akit-anlaşma öpücüğü) kalem keskinleştirici-sözde' Fransız öpücüğü bunlardan biri değil. Aslında Fransızların, Le Petit Robert sözlüğüne eklenince, birkaç yıla kadar öpücüklerin en tutkulusunu tarif edecek bir fiili bile yoktu Fransa'da ve Fransızcada. Sonrası malum yakın tarihte Fransız öpücüğü diye bir tarz dünyada bilinir oldu. Artık kim nasıl başlattı tam bilinmiyor fakat bu var.

Yeni Zelanda: İşte ovalama

Charles Darwin, öpüşmenin tüm kültürlerde pratik olarak yapılmadığını ilk belirten kişilerden biriydi. Insan ve Hayvanlarda Duyguların ifadesi kitabında, öpüşmenin " dünyanın çeşitli yerlerinde bir ritüel olarak burun sürtmeleriyle yer değiştirildiğini kaydetti. Yeni Zelanda 'nın erken (ilk) kaşifleri, Maori' nin burunlarını ve alnını birbirine sıkıştırdığını - değdirdiğini gözlemledi ve bunu bir selamlaşma şekli olarak kayda aldılar.

Tayland: Koklamak, Bu da bizi Tayland'a götürüyor. Burada, Asya' nin diğer bölgelerinde olduğu gibi modern romantik öpücük de geniş bir yer tutan ritüel olarak kabul edilemez. 1897 yılında antropolog Paul d' Enjoy, birçok Asya kültüründe ağızdan ağızdan öpüşmenin iğrençlik " olarak kabul edildiğini, aslında yamyamlığın bir şekli " olduğunu gözlemlediğini ifade etmektedir.

Japonya: Kelimeleri yok (Öpüşmeyi geçtik)

Çünkü Japonya'da ağızdan öpüşmek seks kadar samimi, özel ve mahremiyet davranışı olarak görülüyordu ve bu nedenle yatak odasına atıldı, orada kişiler arasında özel kaldı.

O derece ki ilk Avrupalı yolcular Japonların öpmediğini düşünüyorlardı. Aslında, yakın zamana kadar Japonya'nın öpüşme konusunda ifade anlamında bile bir kelimeri bulamamış olabilir - oldukça iyi bir gösterge (şu an var olduğu ölçüde) son derece yakın bir fenomen olarak öpüşme üzerin bilinen kısa bilgiler işte bunlardan başlamaktadır.

.

Kültür ve Merak yazıları